Küreselleşme ve Uluslararası İlişkilerin Geleceği
Özet
Daha çok Soğuk Savaş sonrasıyla özdeşleştirilen küreselleşme, ekonomik, siyasal, kültürel, askeri vb. çeşitli boyutlarıyla dünyayı etkilerken, sosyal bilimlerin çeşitli dallarında da tartışmalar başlatmıştır. Bu bağlamda, küreselleşme, Uluslararası İlişkiler disiplinini de etkilemiş, terminolojisini değiştirmiş ve içeriğini genişletmiştir. Bu süreçte, içinde yaşanılan dönemi teorikleştirme çabaları söz konusu olmuş, disipline yeni yaklaşımlar eklenirken, bazı eski yaklaşımlar da etkilerini yitirmiştir. Fakat bugün için, ne içinde yaşanılan dönemi tanımlayan bir kavram üzerinde uzlaşma söz konusudur, ne de bu dönemi açıklayabilecek genel bir paradigma oluşturulabilmiştir. Küreselleşme ise, bu iki boşluğu da doldurabilecek bir joker kavram olarak görülmektedir. Bu yönüyle, bugün, globalleşmenin hem bir "uluslararası sistem", hem de bir "uluslararası ilişkiler paradigması" olup olmadığı tartışılmaktadır. Küreselleşmenin, kendisi başlı başına bir uluslararası sistem olarak kabul edilemezse bile, yeni bir uluslararası sistemin alt yapısını oluşturmaya katkıda bulunacak unsurlar içerdiği bir gerçektir. Öte yandan, küreselleşmenin realizmin yeni bir versiyonu olduğu da söylenebilir.
Anahtar kelimeler
Soğuk Savaş Sonrası, Küreselleşme, Uluslararası İlişkiler Teorisi, Uluslararası Sistem, Realizm
Atıf
Koçer, Gökhan, “Küreselleşme ve Uluslararası İlişkilerin Geleceği”, Uluslararası İlişkiler, Cilt 1, Sayı 3 (Güz 2004), s. 101-122.
Bağlılıklar
- Gökhan Koçer, Yrd. Doç. Dr., Karadeniz Teknik Üniversitesi, Uluslararası İlişkiler Bölümü