ABD-Türkiye İlişkilerinde Duygusal Coğrafyalar: Hayal Edilen Mekanları Hissetmek

Özet

Coğrafyalar ve sınırlar, özellikle küreselleşmenin ve bölgesel entegrasyon süreçlerinin artan etkisi göz önüne alındığında, sıklıkla tartışılan kavramlar haline gelmiştir. Bu durumlarda, sınırlara belirli hayali anlamlar atfedilir ve daha da önemlisi, duygularla ilişkilendirilirler. Bu dinamikleri göz önünde bulundurarak, AB-Türkiye ilişkileri, sınırların, duyguların ve mekansal boyutların nasıl etkileşime girdiğine dair iyi bir örnek olarak kabul edilebilir. Ancak, mekansal ilişkilerin duygusal yönlerine çok fazla dikkat edilmemiştir. Bu çalışma, “sıcak yerler” kavramını kullanarak bu boşluğu doldurmaya çalışmaktadır. AB-Türkiye ilişkilerini üç aşamaya ayırıyoruz: Soğuk Savaş, Soğuk Savaş sonrası ve Suriye İç Savaşı'nın tetiklediği göç politikalarının zirvesi. Her bir dönem için belirli bir sıcak yer olduğunu savunuyoruz: 1959 ve 1989 arası dönem için Kreuzberg, Berlin, Soğuk Savaş sonrası dönem için Kıbrıs ve son dönem için Suriye çatışması. Bu nedenle, bu makale, duyguların, mekansallığın ve AB-Türkiye ilişkilerinin incelenmesine yeni bir yaklaşım önermeyi amaçlamaktadır.

Anahtar kelimeler

Duygular, Kreuzberg, Kıbrıs, Mekansallık, Sıcak Yerler

Atıf

İrem Karamık ve Erman Ermihan, “ABD-Türkiye İlişkilerinde Duygusal Coğrafyalar: Hayal Edilen Mekanları Hissetmek”, Uluslararasi Iliskiler, Cilt. 20, No 77, 2023, ss. 71-88, DOI: 10.33458/uidergisi.1233944

Bağlılıklar

  • İrem KARAMIK, PhD Candidate, Department of International Relations, Hacettepe University, Ankara
  • Erman ERMİHAN, PhD Candidate, Department of International Relations, Kadir Has University, İstanbul
Bu içeriği paylaş